1965 yılından bu yana profesyonel bisiklet dünyası için üretim yapan ve halen Santini ailesi tarafından yönetilen Santini markası, üretiminin çok büyük kısmını Bergamo'ya bağlı Lallio'da gerçekleştiriyor.
Pek çok profesyonel takımın üzerinde görmeye alıştığımız ürünlerinin tamamında kalite odaklı çalışan Santini, zaman zaman modern tasarım akımlarını takip etmek yerine geleneklerine ve inandığı değerlere biraz daha bağlı bir imaj çizse de, kullandığı malzemelerde her zaman için en iyiyi tercih eden markalar arasındaki yerini korumaya devam ediyor.
Havalar soğumaya başladığında hepimizin gözü dolabımızdaki içliklere takılır. Uzun kollu, kısa kollu, yün veya değil mutlaka içlik giymek isteriz. Bir içlikten beklenen şeyler ise oldukça nettir. Koku yapmamalı, nefes aldırmalı ve elbette sıcak tutmalıdır. Santini'nin yün formalardaki hem tasarım hem de performans anlamındaki başarısına aşinayım ancak daha önce herhangi bir yün içliğini alıp denememiştim ama denedikten sonra Santini'nin yün ile olan imtihanını bir kez daha başarıyla geçtiğine şahit oldum.
Uzun kollu yün içlik, 80% oranın yün kullanılarak yapılmış ve oldukça esnek bir yapısı var. Santini formalarda hangi bedeni giyiyorsanız içlikte de onu tercih edebilir, çok arada kaldığınız durumlarda ise bir beden küçüğü tercih edebilirsiniz. İçliği birden fazla sürüşte kullandım. Üzerine uzun kollu forma ve kalın bir rüzgâr ceketi giyerek gerçekleştirdiğim bu sürüşlerde gövdem ve kollarım kesinlikle üşümedi. Gövdeyi sıcak tutmayı başardığım için de ellerim öyle hemen yarım saat sonra değil ancak ikinci saati doldururken üşümeye başladı. Sürüş sonrasında ise içlik öyle sırılsıklam değildi ve herhangi bir koku yapmamıştı.
Şu sıralar indirimde olan yün içliği gözüm kapalı önerdiğimi söyleyebilirim. Eğer internetten alabiliyorsanız Santini'nn kendi sitesinden sipariş verebilirsiniz. Ürünü görmeden almak istemeyenlerdenseniz, Santini'nin Türkiye distribütörü Aslı Bisiklet'e ürünle ilgili stok sormanızda fayda var.
29 Ocak 2017 Pazar
28 Ocak 2017 Cumartesi
De Marchi Uzun Kollu Forma
1946 yılında bu yana İtalyan bisiklet dünyasında yer alan ve özellikle Heritage ismini verdiği koleksiyonuyla bilinen De Marchi, üretiminin tamamını ısrarla İtalya'da sürdüren ender firmalar arasında. Bisikletçiler için birbirinden şık ve oldukça geniş bir ürün gamı bulunan markanın teknik kumaş kullandığı ürünleri bir hayli başarılı.
Marka, uzun kollu forma koleksiyonunu biraz dar tutmuş ve sadece iki farklı modelle sezona girmiş. Formalardan birini antrenman diğerini ise yarış modeli olarak ayırmak yanlış olmaz, zira firmanın ürünleri tanıttığı metinlerde de aynı ibareler söz konusu. Beyaz, mavi, siyah ve kırmızı olmak üzere dört farklı renkte satılan uzun kollu formanın arka bölümünde üç adet cep var ve bunların üzerinde ince bir reflektörlü bölüm var. Aslında toplamda dört cep var demek doğru olur çünkü ceplerden bir tanesinde fermuarlı bir başka cep daha var ve bu cebin iç kısmında sıvı geçmesini engelleyecek cinste bir kumaş kullanılmış. Sürüş esnasında müzik dinlemeyi sevenler için formanın iç kısmına kablo kılavuzları yerleştirilmiş. Tamamı fermuarlı olarak tasarlanan formanın fermuarının hemen arkasında rüzgârı kesen ince bir kumaş var. Bu sayede oradan soğuk almıyorsunuz. Formanın bitimindeki alt kısıma ise şeritler koyulmuş. Hemen hemen tüm markaların formalarında görmeye alıştığımız bu şeritler sayesinde formanın sürüş esnasında belinizden yukarı doğru toplanmasının önüne geçilmiş olunuyor.
Üzerine herhangi bir ceket giymeden sadece bu formayla sürüş yapma niyetindeyseniz, içinize havanın derecesine göre uzun ya da kısa kollu yün veya sentetik bir içlik giymeniz gerekebilir. İçlik gerekmeyeceğini düşünüyorsanız da yanınıza en azından kolsuz bir rüzgârlık almanızda fayda var, zira 31% oranında yün olan formanın iç kısmı sizi sıcak tutsa dış kısmında herhangi bir rüzgâr kesici özelliği bulunan kumaş kullanılmadığı için rüzgârlı sürüşlerde veya inişlerde üşümenize sebep olabilir. Çok soğuk havalarda ise içinize giyeceğiniz yün içliğin üzerine bu formayı giyebilir, onun üzerine de rüzgâr geçirmezliği üst seviyede bir ceket giyip gövdenizi sıcak tutabilirsiniz.
Formayı henüz sadece çok soğuk ve rüzgârlı havalarda test etme şansım oldu ve şimdiye kadar gerçekleştirdiğim tüm sürüşlerde benden tam not aldı. Fiyatı biraz yüksek gelebilir ama mevsim geçişlerinde ve yağışsız soğuk havalarda sıkça kullanacağınız bir forma olacağını rahatlıkla söyleyebilirim.
Alırken Rapha veya Santini gibi markalarda giydiğiniz kışlık uzun kollu forma bedenlerinden bir beden küçük alın çünkü formanın kesimi dar değil casual olarak tasarlanmış. Yani kesimi biraz bol. Dolayısıyla onlarda L giyiyorsanız, bunu M tercih etmeniz daha iyi olur. Daha fazla bilgi için markanın internet sitesinden beden tablosuna bakabilirsiniz.

Üzerine herhangi bir ceket giymeden sadece bu formayla sürüş yapma niyetindeyseniz, içinize havanın derecesine göre uzun ya da kısa kollu yün veya sentetik bir içlik giymeniz gerekebilir. İçlik gerekmeyeceğini düşünüyorsanız da yanınıza en azından kolsuz bir rüzgârlık almanızda fayda var, zira 31% oranında yün olan formanın iç kısmı sizi sıcak tutsa dış kısmında herhangi bir rüzgâr kesici özelliği bulunan kumaş kullanılmadığı için rüzgârlı sürüşlerde veya inişlerde üşümenize sebep olabilir. Çok soğuk havalarda ise içinize giyeceğiniz yün içliğin üzerine bu formayı giyebilir, onun üzerine de rüzgâr geçirmezliği üst seviyede bir ceket giyip gövdenizi sıcak tutabilirsiniz.
Formayı henüz sadece çok soğuk ve rüzgârlı havalarda test etme şansım oldu ve şimdiye kadar gerçekleştirdiğim tüm sürüşlerde benden tam not aldı. Fiyatı biraz yüksek gelebilir ama mevsim geçişlerinde ve yağışsız soğuk havalarda sıkça kullanacağınız bir forma olacağını rahatlıkla söyleyebilirim.
Alırken Rapha veya Santini gibi markalarda giydiğiniz kışlık uzun kollu forma bedenlerinden bir beden küçük alın çünkü formanın kesimi dar değil casual olarak tasarlanmış. Yani kesimi biraz bol. Dolayısıyla onlarda L giyiyorsanız, bunu M tercih etmeniz daha iyi olur. Daha fazla bilgi için markanın internet sitesinden beden tablosuna bakabilirsiniz.
27 Ocak 2017 Cuma
De Marchi Cortina Kışlık Tayt
1946 yılında bu yana İtalyan bisiklet dünyasında yer alan ve özellikle Heritage ismini verdiği koleksiyonuyla bilinen De Marchi, üretiminin tamamını ısrarla İtalya'da sürdüren ender firmalar arasında. Bisikletçiler için birbirinden şık ve oldukça geniş bir ürün gamı bulunan markanın teknik kumaş kullandığı ürünleri bir hayli başarılı.
Kışlık taytlar arasında markanın en pahalı ürünü konumundaki askılı Cortina tayt, soğuk kış günlerindeki en iyi dostunuz olmaya aday. Sırtı saran ve nefes aldıran kumaşının hemen altındaki cebi, diz kapaklarının arkasında bulunan rüzgâr kesici ve nefes aldırma özelliğine sahip teknik kumaşı ve kalça kısmına yakın iki tarafta da bulunan reflektör bantları ile oldukça kullanışlı bir kimliğe bürünen tayt, sahip olduğu esneklik ve rahatlıkla da uzun yıllar kullanım için oldukça ideal bir seçenek olarak gösterilebilir.
Kendi fiyat segmentindeki rakip marka taytlarından herhangi bir eksiği bulunmayan taytın pedi de markanın kullandığı en üst düzey pedlerinden biri ve hem hijyen hem de konfor bakımından birinci sınıf kalite sunuyor. Taytın genel anlamda hem sıcak tutma hem de rüzgâr kesme özellikli olduğunu söyleyebilirim. Uzun kışlık tayt olarak satılan her tayt bu özelliklerin ikisine birden sahip olmadığı için ürün bu noktada diğerlerinden keskin hatlarla ayrılıyor. İç yapısında bulunan yumuşak doku ısınmanıza yardımcı olurken, dış taraftaki özellikle diz ve yukarısında bulunan rüzgar kesici özellikteki bölümler hem rutin sürüşlerinizde hem de uzun inişlerde üşümenizi ciddi oranda engelliyor.
Ocak ayında yaklaşık 1200 rakıma kadar tırmanıp indiğim bir sürüşte kullandığım bu taytla hiçbir şekilde üşümedim. Üstelik hava da sıfır derece dolaylarında seyrediyordu ve bölüm bölüm oldukça rüzgârlıydı. Bu noktada elbette vücudunuzun diğer bölümlerini ne kadar sıcak tuttuğunuz da önemli. Gövdenizi ne kadar sıcak tutarsanız, vücudunuzun diğer bölümlerinin soğumasını da o kadar geciktirmiş olursunuz.
De Marchi markasının ürünlerini satın alırken beden tablosuna dikkatli bakmanızda fayda var. Üşenmeyin ve kendi bedeninizde gerekli ölçümleri yapın çünkü bazı ürünlerde kesimleri Rapha ya da Santini kadar dar kesim değil. Genel itibariyle bu markalarda giydiğinizden bir beden küçük tercih etmenizde fayda var. Ben hem ceket hem de taytta M yerine S tercih ettim ve oldukça memnunum.
Kışlık taytlar arasında markanın en pahalı ürünü konumundaki askılı Cortina tayt, soğuk kış günlerindeki en iyi dostunuz olmaya aday. Sırtı saran ve nefes aldıran kumaşının hemen altındaki cebi, diz kapaklarının arkasında bulunan rüzgâr kesici ve nefes aldırma özelliğine sahip teknik kumaşı ve kalça kısmına yakın iki tarafta da bulunan reflektör bantları ile oldukça kullanışlı bir kimliğe bürünen tayt, sahip olduğu esneklik ve rahatlıkla da uzun yıllar kullanım için oldukça ideal bir seçenek olarak gösterilebilir.
Kendi fiyat segmentindeki rakip marka taytlarından herhangi bir eksiği bulunmayan taytın pedi de markanın kullandığı en üst düzey pedlerinden biri ve hem hijyen hem de konfor bakımından birinci sınıf kalite sunuyor. Taytın genel anlamda hem sıcak tutma hem de rüzgâr kesme özellikli olduğunu söyleyebilirim. Uzun kışlık tayt olarak satılan her tayt bu özelliklerin ikisine birden sahip olmadığı için ürün bu noktada diğerlerinden keskin hatlarla ayrılıyor. İç yapısında bulunan yumuşak doku ısınmanıza yardımcı olurken, dış taraftaki özellikle diz ve yukarısında bulunan rüzgar kesici özellikteki bölümler hem rutin sürüşlerinizde hem de uzun inişlerde üşümenizi ciddi oranda engelliyor.
Ocak ayında yaklaşık 1200 rakıma kadar tırmanıp indiğim bir sürüşte kullandığım bu taytla hiçbir şekilde üşümedim. Üstelik hava da sıfır derece dolaylarında seyrediyordu ve bölüm bölüm oldukça rüzgârlıydı. Bu noktada elbette vücudunuzun diğer bölümlerini ne kadar sıcak tuttuğunuz da önemli. Gövdenizi ne kadar sıcak tutarsanız, vücudunuzun diğer bölümlerinin soğumasını da o kadar geciktirmiş olursunuz.
De Marchi markasının ürünlerini satın alırken beden tablosuna dikkatli bakmanızda fayda var. Üşenmeyin ve kendi bedeninizde gerekli ölçümleri yapın çünkü bazı ürünlerde kesimleri Rapha ya da Santini kadar dar kesim değil. Genel itibariyle bu markalarda giydiğinizden bir beden küçük tercih etmenizde fayda var. Ben hem ceket hem de taytta M yerine S tercih ettim ve oldukça memnunum.
Stelbel Rodano Yol Bisikleti
Stelio Belletti, 1973 yılında sonraları içinde babasının ismini vereceği kadroların da bulunduğu Stelbel firmasını kurmasının üzerinden çok geçmeden isminden sıkça söz ettirmeye başlamış. TIG kaynaktaki ustalığı, patenti kendinde olan dönemin sıra dışı maşası ve el işçiliğindeki emsalsizliği ile ün salan Stelio, hala aramızda bulunan birkaç İtalyan ustadan biri konumunda.
Kadro tasarımı ve üretimi konularında kendini yetiştiren Andrea Cimò ve Cicli Corsa'daki arkadaşları sayesinde 2013 yılından itibaren yepyeni bir kimliğe bürünen Stelbel markası, tecrübe, üretim geleneği ve zanaatini günümüze aktaran Stelio Belletti'nin danışmanlığı ve kararlarıyla yoluna oldukça emin adımlarla devam ediyor.
Çoğunlukla çelik kullandığı kadrolarının üretimini İtalya'da gerçekleştiren Stelbel'in toplamda sekiz farklı modeli bulunuyor. Pista, Strada, Strada Super, Ortica, Nina, Rodano, SB/03 ve Antenore ismindeki bu modeller, bisiklette klasik ve geleneksel hatları korumayı sevenlerin yanı sıra modern akımları takip edenleri de oldukça tatmin edecek şekilde tasarlanmış.
Yol bisikletinde endurance tipi geometriyi tercih edenlere yönelik olarak tasarlanan Rodano, Stelbel'in en çok sipariş alan modelleri arasında bulunuyor. Markanın üzerinde uzun saatler harcadığı lokomotif model konumundaki kadrosu, karbon maşa, konfor odaklı tasarım, yüksek alın borusu, nispeten uzun tekerlekler arası mesafe ve Columbus tarafından modele özel olarak üretilen borular sayesinde eksiksiz bir yol bisikleti olarak nitelenebilir. Tubular özellikli ve üst seviye sayılabilecek iki farklı tekerlek setiyle farklı parkurlarda sürüş yapma şansı bulduğumuz Rodano'nun ağırlık merkezi konumlandırmasındaki başarı, bisikletin viraj alma kabiliyetini oldukça üst seviyeye çıkarmış. Uzun sürüşlerde ağrılara sebep olmayan, oldukça konforlu ve inişlerde öyle her bisiklette hissedemeyeceğiniz güveni sağlayan bir kadro arıyorsanız, fiyat-performans açısından da sınıfı geçen Stelbel Rodano oldukça doğru bir tercih olacaktır.
Tamamen kendi ölçülerinize özel olarak ürettirme şansına sahip olduğunuz Stelbel yol bisikleti kadrolarının renk opsiyonları neredeyse sınırsız. Eğer aklınızda net bir renk varsa, markanın sosyal medya hesaplarında paylaştığı fotoğraflara hiç bakmayın çünkü aklınızı karıştıracak güzellikte bir sürü renkle karşılaşacak ve muhtemelen kararınızı değiştirme noktasına geleceksiniz. Tasarım ve renk seçme konusunda oldukça yaratıcı ve esnek; boya işçiliğinde ise kusursuz oldukları rahatlıkla söylenebilir.
Sipariş için internet sitelerindeki iletişim formundan Stelbel ile bağlantı kurabilir ya da info@stelbel.it adresine e-mail yollayabilirsiniz. Mevcut yoğunluklarına da bağlı olarak ortalama bekleme süresi dört ay olarak veriliyor ve siparişi oluştururken bir miktar ön ödeme yapmanız gerekiyor. İstediğiniz vites grubu, tekerlek seti ve tamamlayıcılarla teslim alabileceğiniz bisikleti dilerseniz sadece kadro olarak da sipariş edebilirsiniz.
10 Ocak 2017 Salı
Challenge Strada Tubular
Tıpkı Vittoria ve Veloflex gibi tubular lastik üretiminde başarılı markalardan biri olan İtalyan Challenge, özellikle yol ve cyclo-cross bisikletler için başarılı ürünler sunuyor. Hemen her yol tipine özel olarak tasarlanmış, Roubaix, Criterium, Forte gibi modelleri olan Challenge markasının Strada modelini iki ayrı bisiklet ve tekerlek setinde test etme fırsatı buldum.
25mm genişliği olan Challenge Strada Tubular, el yapımı olması ve yüksek TPI seviyesi sayesinde kalitesini hemen hissettiriyor. Sırasıyla 90, 100 ve 120 PSI değerlerinde kullandığım ve profesyonel bisiklet sporcularının bisikletlerinde de sık sık görebileceğiniz bu lastiklerin yuvarlanma direnci oldukça düşük. Yol tutuşu ve belli bir kalitenin üzerindeki hemen hemen her tubular lastikte olduğu gibi viraj kabiliyeti de oldukça başarılı. Diğer yandan, özellikle 100 PSI civarında kullanıldığında size verdiği konfor harika.
Sert eğimli ve keskin virajlı yollarda mümkün mertebe bisikleti yatırdığımızda lastikten aldığım tepki son derece iyiydi. Lastikleri çelik Guerciotti Record bisiklette takılı olan Ambrosio Nemesis çemberlerle örülmüş tekerlek setinde kullandığım esnada, bisikletin geometrisi ve ağırlık merkezi sayesinde onlardan alabileceğimiz maksimum keyfi aldım diyebilirim Ne ön ne de arkada herhangi bir sapma ya da güvensizlik yaratacak bir durumla karşılaşmadım. Hangi hızda olursa olsun, virajlardaki kabiliyeti oldukça başarılı ve güven vericiydi. Lastikleri 3T Orbis II T35 LTD model tekerlek setinde test ettiğimde de durum değişmedi. Aynı şekilde konforlu ve güven veren bir sürüş gerçekleştirdim. Strada'nın iki bisiklet ve tekerlek setinde de yüksek hızlardaki yol tutuşu başarılıydı. Bisikletinizin akıcılığına en ufak bir olumsuz etki yapmayacağından emin olabilirsiniz.
Kullandığınız janta göre 90 - 175 PSI arasındaki değerlerde kullanabileceğiniz ve PPS adını verdikleri patlak koruma teknolojisi bulunan Strada'nın ağırlığı 285 gram olarak belirlenmiş. Hem konfor hem de performans sunan 25mm genişliğindeki bir lastik için hiç fena bir ağırlık değil. Bu arada, lastiklerin havası kullanılan latex iç lastiğin yapısı sebebiyle birkaç gün içinde yavaş yavaş iniyor. Sürüşlerden önce lastiğinizin basıncını kontrol edip öyle çıkmanızda fayda var. Tek dezavantajı bu olan ve dış yapıya dikişsiz olarak tutturulan latex iç lastik sayesinde lastiğin yuvarlanma direncine olumlu anlamda oldukça büyük katkı sağlanmış oluyor.
Bildiğiniz üzere tubular lastikleri tekerlek setlerine iki türlü yapıştırabiliyorsunuz. İster jant bandı, ister yapıştırıcı kullanabilirsiniz. Ben lastikleri iki tekerlek setine de bantla yapıştırdım. Ancak ne yazık ki farklı tekerlek setleri ve farklı bantlar kullanmama rağmen sonuç değişmedi. Hem ön hem de arkada sürekli olarak bir titreşim ve sekme durumu söz konusuydu. Siboptan kaynaklandığını düşünüp, ikinci bantlamayı biraz daha itinalı gerçekleştirdim ancak durum yine aynıydı. Lastiklerin yarattığı sekmenin kaynağını bulmak için tekerlekleri boşta çevirdiğimde, lastiğin yapısındaki deformasyon hemen göze çarptı. Üstelik bu deformasyon sibop kısmında da değildi. Üretimden kaynaklı bir problem olabileceğini düşünüp, durumu lastikleri temin ettiğimiz Cicli Corsa'ya bildirdim ve herhangi bir sorun yaratmadan garanti kapsamına dahil ettiler. Anlaşılan o ki, belli bir parti üretimde sorunla karşılaşılmış ve Challenge markası konuyla ilgili kolaylık sağlanması için satıcılarına bildirimde bulunmuş.
Yaşadığım problem üretimden kaynaklı olduğu için lastiğin performansına ya da sağlamlığına herhangi bir eleştiride bulunmam yersiz olur. Hemen hemen her asfalt tipinde ve hatta hafif bozuk yollarda rahatlıkla kullanabileceğiniz Strada, performans anlamında sizi oldukça tatmin edecek bir lastik. Wiggle, Bike 24 gibi internet sitelerindeki yorumları okuduğunuzda, aklınızdaki soru işaretlerinin silineceğine eminiz. Şu sıralar Cicli Corsa'nın internet sitesinde ücretsiz kargo ile satın alma şansına sahip olduğunuz Challenge Strada'nın hem görüntüsü -isterseniz tamamen siyah renkte olanını almanız da mümkün- hem de kalitesi itibariyle bisikletinize çok yakışacağından şüpheniz olmasın.
1 Ocak 2017 Pazar
Veloflex Roubaix Tubular
Challenge Strada modelinden memnun kalmama rağmen üretimdeki bir sorun nedeniyle garantiden değiştirmek durumunda kaldığımda, tercihimi aynı lastikten kullanmak yerine Veloflex markasının Roubaix modeline yöneldim. Durum Cicli Corsa'nın insiyatifinde olduğu için şanslıydım. Herhangi bir fiyat farkı almadan değişimi gerçekleştirdiler.
Üretimini İtalya'da yapan Veloflex, özellikle tubular lastiklerinde oldukça üst düzey bir kalite anlayışına sahip. El yapımı lastiklerini neredeyse kusursuz bir kalite kontrol sürecinden geçirdikten sonra son kullanıcıyla buluşturuyor ve pek çok alışveriş sitesinde okuyacağınız üzere kullanıcılara sunduğu performans harika.
Hatrı sayılır kalitede patlak korumasına sahip olmasına rağmen 290 gram civarında ağırlığı olan Veloflex Roubaix, 25mm genişliğe ve 320 TPI seviyesine sahip. Yol tutuş ve sürtünme direnci anlamında oldukça tatmin edici bir performans sunan lastik, dört mevsim kullanıma uygun olarak tasarlanmış. İsminden de anlaşılacağı üzere çetin yol şartlarına uyum sağlaması için mühendislik ve tasarımın harika uyumundan doğan Roubaix, ön için 6000km arka içinse 3000km boyunca verimli kullanım imkânı sunuyor.
Hafiflik, sağlamlık ve esneklik gibi hem ürün kalitesini hem de sürüş performansını doğrudan etkileyen faktörleri tek bir üründe sunmak isteyen Veloflex, Corespun Casing teknolojisinden faydalanmış. Bu sistemde tek bir ipliğin etrafına örülen pamuk iplikleri aynı ağırlıkta fakat çok daha sağlam bir yapı oluşturuyor. Böylece lastiğin yol tutuş performansında hissedilir bir avantaj sağlanmış oluyor.
Lastikte dikkat etmeniz gereken iki nokta var. Birincisi, sibobunun 42mm olması. Eğer yüksek profilli bir tekerlek setiniz varsa ve sibop uzatma aparatınız yoksa, derhâl bir çift edinseniz iyi olur yoksa bu lastikleri kullanamazsınız. İkincisi ise sürtünme direncine yaptığı olumlu katkı sebebiyle iç lastik olarak latex tercih edildiğinden, her sürüşten önce lastiklerinizin havasını kontrol etmeniz gerekiyor çünkü lastikler günden günden iniyor.
85-130 PSI değerleri arasında kullanabileceğiniz lastiği ben sırasıyla 90-100-120 PSI değerleri ve 3T Orbis II T35 LTD tekerlek setiyle, Merida Scultura 7000-E ve Orbea Orca olmak üzere iki ayrı bisiklette test ettim. Yüksek hızlardaki yol tutuş performansı, agresif kullanımda sunduğu kıvraklık, virajlardaki kabiliyeti ve sunduğu konfor ile benden tam not aldı. Özellikle 90-100 PSI değerleri civarında Scultura ile tırmanış ve inişlerde lastiğin yaşattığı sürüş keyfi harikaydı. Darbe emişindeki ve yolu kavrayışındaki başarısına hayran kaldım. Ancak aynı genişliğe sahip ve aynı PSI değerlerinde test ettiğimiz Challenge Strada'nın bundan bi' tık daha konforlu olduğunu söylemem gerek. Diğer açılardan herhangi bir eksiği yok hatta fazlası bile var denebilir.
Clincher lastiklerinin pek çoğunda tubular lastiklerindeki yüzeyi kullanmaya özen gösteren Veloflex markasının ürünlerini Merlin Cycles, Wiggle ya da benim yaptığımız gibi Cicli Corsa'dan temin edebilirsiniz. Fiyatı biraz yüksek gelebilir ancak sunduğu performansı tecrübe ettiğinizde yüzünüzü güldüreceğine eminim.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)