Bisiklette ise durum arabadan biraz daha farklı. Bisiklet üzerinde başınıza her ne gelirse gelsin, mutlaka bir yeriniz zarar görecektir. Sizden önce zarar görecek bir şey yok. Sizi koruyan herhangi bir donanım yok. Kendinizi korumanın en önemli yolu kask takmaktır. Düşük hızda giderken bile olası bir denge kaybının ardından yere düşmeniz sadece saniyeler alıyor. Şanslıysanız kafanızı yere vurmaz, kol ve bacaklarınızda oluşan yara berelerle atlatırsınız. Peki ya şanslı değilseniz? Yavaş kullanıyor olabilirsiniz, çok dikkatli kullanıyor olabilirsiniz veya trafiğe çok sık çıkmıyor olabilirsiniz. Bunların hiçbiri kask takmamak için size bahane olamaz. Yavaş kullanırken bir anlık dikkatsizlikle bir kasis yüzünden dengenizi kaybedip düşebilirsiniz. Siz dikkatli kullanıyorsunuzdur ama yanınızdan geçen araba dikkatsizce kullanılıyordur ve o araba size çarpabilir. Arabaların olduğu yerde kullanmıyorsunuzdur ama annesinin elini bırakmış yaramaz bir çocuk size doğu koşup sizi yere düşürebilir. Bunlar hep olan şeyler. Düşerken yeterli vakti bulamadığınız durumlarda oldukça şekilsiz bir şekilde yere düşebilir, kafanızı vurabilirsiniz. Bu gibi durumların sonucunda oluşabilecek sayısız problemden biriyle karşı karşıya kalabilirsiniz.
Bilmeniz gereken en önemli nokta, bisikleti her daim defansif kullanmanız gerektiğidir. Kendinizi ve bisikletinizi sakınmalısınız. Üzerinde oldukça savunmasız konumda olduğunuz bir aracı kullanırken, can güvenliğinizi her zamankinden çok daha fazla önemsiyor olmanız gerekir. Kask dışında ek önlemler almak sizi rahatlatacaksa onları da kullanabilirsiniz. Dizlik veya dirseklik takan bisikletlilerle çok kez karşılaştım.
Hatalı bir sürücü yüzünden geçirdiğim kaza sonucu bisikletin üzerinden oldukça biçimsiz bir şekilde yola fırladım. Taklalar attım ve o taklaları atarken bisikletimi de gördüm. O da takla atıyordu. Yanlış hatırlamıyorsam 30km/h ile gidiyordum. Bisikletim çok zarar görmüyordur umarım diye düşünürken kafamı önce bariyere sonra da asfalta çarptım. Sonuç? Hiçbir şey olmadı. Neden mi? Çünkü kask takıyordum ve kaskım olması gerektiği gibiydi. Yani, kayışları sıkı ve kask iyice kafama oturmuş durumdaydı. Bunun kendinize göre ayarını, kaskınızı alırken mutlaka aldığınız yerde yaptırın ve aynada kendinize şöyle bir bakın. Ne kadar çirkin gözüktüğünüzün bir önemi yok. Kaskın duruşunun nizami olup olmadığı, sizin can güvenliğiniz açısından çok daha önemli.
Bisiklet kazalarında hayatını kaybeden kişilerin 90% kadarının kasksız olduğunu biliyor muydunuz? Yani her kazalarda ölen her 10 kişiden 9 tanesinde kask olmadığı görülüyor. Sanırım bu size bir şeyler anlatmaya yetiyordur.
Kaç kez kaza yaptım inanın unuttum ama en yazık tarihlisini söyleyebilirim: dün! Neden peki? Bir anlık dalgınlık sonucu dengemi kaybettim ve bisikletten resmen uçtum... sol yanım üzerine düştüm ve kafamı elektrik direğine vurdum, kaskımın arka kısmı göçtü... Ama sapasağlam kalktım, tabii bölgesel morarma ve sıyrıklar yok değil "kaportada" Kısaca emniyet kemeri ne ise arabada kask kaportasız bisiklette odur!
YanıtlaSil